Uyuz salgını patladı, herkes endişeli! Bu kurallara uyana hastalık uğramıyor: Uzman isim tek tek anlattı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Dermatoloji Anabilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi Gökhan Şahin, özellikle kış aylarında uyuz vakası artışlarının gözlendiğini belirtti. Peki nelere dikkat edilmeli?

Uyuz salgını patladı, herkes endişeli! Bu kurallara uyana hastalık uğramıyor: Uzman isim tek tek anlattı

Uyuz vakalarında artış gözlemleniyor, bu konuda nelere dikkat edilmeli? Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Dermatoloji Anabilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi Gökhan Şahin, özellikle kış aylarında uyuz vakalarında bir artış olduğunu belirtiyor. Salgın ve deprem sonrası toplu yaşam alanlarında uyuz vakalarında artış tespit ettiklerini ifade eden Şahin, hastalar arasında özellikle yurt ve askeri alanlardan gelenlerin sayısının arttığını belirtiyor. Şu anda baktıkları hastaların yaklaşık yüzde 20'sinin uyuz vakalarını oluşturduğunu söylüyor. İşte detaylar...

Uyuz vakaları

UYUZ VAKALARINDA ARTIŞ

Uyuz vakalarında dikkat edilmesi gerekenler konusunda Şahin, uyuz şüphesi bulunan hastalara hemen tedavi uyguladıklarını vurguluyor. Uyuz şüphesi uyandıran önemli belirtileri geceleyin artan kaşıntı, evde başka bir kişide kaşıntı olması olarak belirtiyor.

Uyuz vakaları

 Şahin, hastalara yönlendirdikleri iki önemli sorunun gece uykudan uyandıran kaşıntı olup olmadığı ve evde başka birisinin kaşınıp kaşınmadığı olduğunu söylüyor. Ayrıca, muayenede uyuzun etkilediği bölgeleri dikkate aldıklarını belirtiyor. El parmak araları, göbek çevresi, bilekler, göğüs çevresi, genital bölge ve ayak çevresinin uyuzun en sık etkilediği bölgeler olduğunu ifade ediyor. Bu bölgeleri dikkatlice muayene ederek gözle görülebilen akarları tespit etmeye çalıştıklarını ve gözle görülemeyen akarları vücuttan kazıntı alarak mikroskopta incelediklerini belirtiyor.

Dermatoloji uzmanına başvurmanın önemi üzerinde duran Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Dermatoloji Anabilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi Gökhan Şahin, birden fazla kişide kaşıntı olduğunda hemen uzman yardımı almanın gerekliliğini vurguluyor. Şahin, şu önemli noktalara dikkat çekiyor: "Kaşıntının birden ortaya çıkması beklenmemelidir, mikrop bulaştığında kaşıntı genellikle 3 ila 6 hafta sonra başlar. Bu süre zarfında, yakın teması olan herkesin tedavi olması önemlidir. Ancak maalesef hastalar, yakın temas olsa bile tedaviye direnç gösterebiliyor. Kaşıntı başlamadan önce tedaviyi reddeden hastalar, sonrasında kaşıntı ortaya çıktığında eksik tedavi almış oluyorlar."

Şahin, hastaların genellikle tedavi sürecinde karşılaşılan dirençle ilgili sorunların çoğunun tedaviyi yanlış kullanmaktan kaynaklandığını belirtiyor. Bu noktada, doktorun önerdiği tedavinin ailece tam anlamıyla uygulanmasının önemine vurgu yapıyor. Ancak kaşıntının başlamasını beklemeden, mikrop bulaştıktan sonra 6 hafta içinde yakın teması olan herkesin tedavi olmasını öneriyor. Şahin, hastaların genellikle kaşınma belirtisi ortaya çıkmadan önce tedaviyi reddettiklerini ve bu durumun diğer kişilerin tedavisini eksik bıraktığını ifade ediyor. Bu nedenle, dermatoloji uzmanına başvurmanın, tedavi sürecinin etkin ve başarılı olabilmesi adına kritik bir adım olduğunu vurguluyor.