Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte fiziksel aktivitelerin azalmasının kronik hastalıkları tetiklediğini belirtti. Sarıkaya, hareketsiz bir yaşam tarzının toplumda obezite, kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, osteoporoz gibi kronik hastalıkların artışına neden olduğunu vurgulayarak, bu konuda önemli bilgiler paylaştı. İşte detaylar...

FİZİKSEL AKTİVİTE AZALDIKÇA KRONİK RAHATSIZLIKLAR TETİKLENİYOR 

Gelişen teknolojiye bağlı olarak kronik sağlık sorunlarının önlenmesine dair açıklamalarda bulunan Dr. Hüseyin Sarıkaya, Dünya Yürüyüş Günü vesilesiyle bu konuda farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Sarıkaya, dayanıklılık aktivitelerinin, vücudun oksijeni daha etkili kullanmasını sağlayan büyük kas gruplarını çalıştıran ritmik aktiviteler olduğunu belirtti. Özellikle yürüyüş aktivitesinin, hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı destekleyen ideal bir aktivite olduğunu ifade etti.

Kronik hastalıkların artışında teknolojinin etkisi üzerinde duran Sarıkaya, bireylerin daha fazla fiziksel aktivite yapmaları ve hareketli bir yaşam tarzı benimsemeleri gerektiğini vurguladı. Hareketsiz yaşamın sağlık sorunlarına yol açtığını belirten Sarıkaya, özellikle obezitenin, kalp-damar hastalıklarının ve diğer kronik rahatsızlıkların önemli bir sebebi olduğunu söyledi.

Sarıkaya'nın açıklamaları, teknolojinin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine karşı toplumun bilinçlenmesine yönelik önemli bir çağrı niteliği taşıyor. Bu bağlamda, fiziksel aktivitelerin hayatımızın ayrılmaz bir parçası olması ve teknolojinin olumsuz etkilerini minimize etmek için bilinçli tercihler yapmanın önemi üzerinde duruluyor.

Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte fiziksel aktivitenin azalmasının, kronik hastalıkları tetiklediğini belirtiyor. Sarıkaya, günümüzde teknolojinin hayatı kolaylaştırması ve yaşam şartlarını iyileştirmesiyle birlikte, insanların daha az hareket ettiğini ve bu durumun obezite, kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, osteoporoz gibi kronik hastalıkların görülme sıklığını artırdığını ifade ediyor. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması 2017 sonuçlarına göre, toplumun yüzde 42.4'ü düşük, yüzde 33.1'i orta, yüzde 24.4'ü yüksek düzeyde fiziksel aktivite yapmakta.

Dr. Sarıkaya, bu durumu önlemek ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek adına düzenli fiziksel aktivitenin önemine vurgu yaparak, özellikle yürüyüş aktivitesinin hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı destekleyen ideal bir aktivite olduğunu belirtiyor. Yaş gruplarına göre fiziksel aktivite sürelerinin değiştiğine dikkat çeken Sarıkaya, yetişkinlerin haftanın en az 5 günü en az 30 dakika, 5-17 yaş arası bireylerin ise günde en az 60 dakika orta şiddette fiziksel aktivite yapmalarını öneriyor. Sarıkaya, bu aktivitenin, solunum ve kalp atış hızında küçük artışlara neden olan ve kişinin konuşabileceği ancak şarkı söyleyemeyeceği orta düzeyde fiziksel güç gerektiren aktiviteler olduğunu belirtiyor. Bu bağlamda tempolu yürüyüşün bu tür aktiviteler için ideal bir örnek olduğunu ifade ediyor.

Dr. Sarıkaya, günlük yaşam içinde yürüyüşü kolayca entegre etmenin önemine vurgu yaparak, toplu taşıma aracı kullanırken birkaç durak önce inmek, aracı daha uzak bir yere park ederek yürüyüş yapmak gibi küçük değişikliklerle fiziksel aktiviteyi artırmanın mümkün olduğunu belirtiyor. Ayrıca, belediyelere ait yürüyüş yolları veya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'ne ait spor tesislerinden faydalanarak düzenli yürüyüş alışkanlığı kazanmanın kolay olduğunu söylüyor. Dr. Sarıkaya'nın mesajı, teknolojinin olumsuz etkilerine karşı bilinçli bir yaşam tarzı benimsemenin önemine dikkat çekiyor.