Bu yıl bankaların kredi kartı aidatlarına yapılan büyük oranlı zam, tüketiciler arasında gündem maddesi haline geldi. Aidatlar artık yüzde 70'e varan oranlarda artış göstererek 500 TL ile 1500 TL arasında değişiyor. Bu durum, Tüketici Hakem Heyetleri ve tüketici derneklerince binlerce şikayet alırken, TÜDER Başkanı Levent Küçük'ün uyarısıyla kamuoyunun dikkatine sunuldu.

Levent Küçük, özel bankaların genel olarak kredi kartı aidatlarına yüzde 50 ila 70 arasında zam yaptığını gözlemlediklerini ifade etti. Türkiye genelinde 103 milyon aktif kredi kartının bulunduğu bilgisini paylaşan Küçük, bu yıl toplamda 30 milyar TL'yi aşacak olan aidat tutarına dikkat çekti. Bu durum, tüketicilerin maddi yük altında ezilmesine ve bankaların gelir elde etme konusunda büyük avantaj sağlamasına neden oluyor.

Yıllık kredi kartı aidatları, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve 2014 tarihli "Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Yönetmelik" ile yasal bir dayanak buldu. Ancak, bu yasal düzenlemeler, bankalara bazı şartlar getirerek tüketicinin korunmasını amaçlamıştı. Bu şartlar arasında, kredi kartının aktif olarak kullanılıyor olması, kartın 180 gün boyunca hareketsiz kalmaması, aidat ücretinin makul olması, kart sahibinin onayının alınması ve alternatif aidatsız kart seçeneğinin sunulması gibi hususlar yer alıyordu.

Fakat son dönemde özel bankaların bu şartları göz ardı ederek zamlar uyguladığı ve makul ücret sınırlarını aştığı iddia ediliyor. Bu durum, tüketicileri mağdur etmekte ve banka-müşteri ilişkilerini olumsuz etkilemektedir.

Yazar Mevlüt Tezel, bu konuda bir köşe yazısı kaleme alarak bankaların kredi kartı aidatları konusundaki tartışmalara dikkat çekti. Küçük'ün ifadelerine yer veren Tezel, bankaların vatandaşlara ücretsiz kart verme zorunluluğunu vurguladı. Küçük'ün açıklamalarına dayanarak, bankaların sadece bu yıl 30 milyar TL gelir elde ettiğine dikkat çeken Tezel, tüketicilere ücretsiz kart seçeneklerinin hatırlatılması gerektiğine vurgu yaptı.

Bu durum, tüketicilerin daha bilinçli hareket etmeleri ve bankalardan taleplerini dile getirmeleri adına önem arz etmektedir. Bankaların kredi kartı aidatlarındaki artışlarına karşı mücadele etmek ve tüketicilerin haklarını korumak için bilinçli bir tüketici olmak, bu süreçte önemli bir adım olarak öne çıkmaktadır.