Latin Amerika'da gerçekleşen ticaretin son 20 yılda 15 kat arttığı ve 50 milyar dolarlık bir hedefin belirlendiği belirtiliyor. Bu bölgede 550 milyonu aşkın bir potansiyel bulunuyor ve Türkiye, Brezilya ve Meksika gibi büyük ekonomilerin bulunduğu Latin Amerika ülkelerine ilgi gösteriyor. Karşılıklı ticaretin önemli bir şekilde artırılması hedefiyle adımlar atılıyor. İşte detaylar...

LATİN AMERİKA İLE TÜRKİYE'NİN TİCARETİ 15 KAT ARTTI

Türkiye ile Latin Amerika ülkeleri arasındaki ticaret hacmi 2002 yılında 1 milyar dolar seviyesindeyken bugün 17 milyar dolara kadar yükselmiş durumda. Ancak, bu seviye aslında bölgenin gerçek potansiyelinin altında kaldığı ifade ediliyor. Latin Amerika, yaklaşık 5.5 trilyon dolarlık bir gayri safi yurt içi hasılaya sahip olduğu için Türkiye için büyük bir fırsat sunuyor. İşte ayrıntılar...

Türkiye'nin Latin Amerika'da olumlu bir algısı bulunuyor ve kültürel yakınlıklar ile tüketim alışkanlıklarının benzerliği de ticaretin geliştirilmesinde önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, Türk dizileri ve filmlerinin Latin Amerika'da büyük bir popülerliğe sahip olması da Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasında büyük bir avantaj olarak değerlendiriliyor.

Türkiye'nin Latin Amerika ile ticaretini daha da geliştirmek için çeşitli stratejiler ve işbirliği projeleri geliştiriliyor. Bu projeler aracılığıyla ekonomik ilişkilerin daha da güçlendirilmesi ve ticaret hacminin artırılması hedefleniyor. Latin Amerika ülkeleri ile yapılan iş forumları, ticaret heyetleri ve anlaşmalar bu yönde atılan adımların birer örneği olarak gösterilebilir.

Latin Amerika'nın potansiyeli ve Türkiye'nin bu bölgede sahip olduğu avantajlar, gelecek yıllarda ticaretin daha da artacağı ve 50 milyar dolarlık hedefin gerçekleştirilebileceği beklentisini oluşturuyor. Türkiye'nin Latin Amerika ülkeleri ile olan ilişkilerinin güçlenmesi, ekonomik büyüme ve işbirliği açısından önemli bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.

Sonuç olarak, Türkiye'nin Latin Amerika ülkeleriyle ticaretinde önemli bir büyüme kaydedildiği, ancak hedeflenen potansiyelin henüz tam anlamıyla gerçekleştirilemediği belirtiliyor. Türkiye'nin Latin Amerika'ya olan ilgisi, kültürel bağlar ve benzerlikler ile güçlü bir zemin oluşturuyor. Bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Türkiye'nin Latin Amerika ve Karayipler bölgesiyle ticaret hacmi 17 milyar doları aşmış durumda ve bu yılın ilk beş ayında 5.3 milyar dolarlık bir ticaret hacmi oluşmuş durumda. Bölgeyle olan ticarette bazı yıllar dış ticaret fazlası verilirken, bazı yıllarda dış ticaret açığı yaşanıyor. Türkiye'nin Latin Amerika ve Karayipler bölgesiyle olan ticaret potansiyeli oldukça yüksek ve bu bölgeye yatırım yapma fırsatları da bulunuyor. Latin Amerika ülkeleri yetkilileri, Türkiye'nin coğrafi konumunun bölge işadamları için Ortadoğu, Orta Asya ve Balkan ülkelerine açılmak için bir fırsat olduğunu değerlendiriyor.

Küba'nın Başbakanı Manuel Marrero Cruz'un katılımıyla gerçekleşen bir yuvarlak masa toplantısı, Türkiye ile Küba arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesine yönelik yapıldı. Başbakan Cruz, Küba'nın önemli bir yatırım destinasyonu olmak istediğini vurguladı ve Türkiye ile siyasi ve ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesini hedeflediklerini belirtti. Türkiye ile Karayipler ve Mariel Bölgesi arasında büyük bir potansiyel olduğunu söyledi ve finansal ilişkilerin güçlendirilmesinin önemli olduğunu vurguladı. Küba hükümetinin Türk yatırımcılara destek sağlayacağını belirtti.

Türkiye'nin bölgedeki ticari ve ekonomik işbirliği anlaşmaları çerçevesinde Karma Ekonomik Komisyon için hukuki altyapı oluşturuldu. Şili ile Serbest Ticaret Anlaşması (STA) 2011'de, Venezuela ile ise 2020'de yürürlüğe girdi. Ekvador, Kolombiya, Meksika ve Peru ile STA müzakereleri devam ediyor. Ayrıca, bölgesel teşkilatlarla da STA imzalanması hedefleniyor.

Türkiye'nin Latin Amerika ve Karayipler bölgesiyle olan ticaretinin büyüme potansiyeli ve yatırım fırsatları, bu ilişkilerin daha da güçlendirilmesini teşvik ediyor. Bölgeyle olan ticaretin artması ve ticari ilişkilerin derinleşmesi, Türkiye'nin ekonomik büyümesine katkı sağlayabilir. Türkiye'nin bu bölgedeki siyasi ve ekonomik ilişkilerini daha da geliştirmesi ve ticaret hacmini artırması önem taşıyor.